JoomlaLock.com All4Share.net

TÂHİRÜ’L-MEVLEVÎ [TAHİR ONGUN]

İnsanların bütün yaşamlarının anlayışları doğrultusunda şekillendiği muhakkaktır. Cenabı Hak ayeti kerimede; “Rabbi zidnî ilmen ve fehmen ve elhıknî bi’s-sâlihîn- Rabbim! İlmimi ve anlayışımı artır ve beni, salih kimseler arasında kıl!” buyurarak anlayışın önemini bir kez daha hatırlatır adeta. Anlayış çok önemli ancak unutmamak gerekir ki en önemli etkenlerinden bir tanesi, hatta başlangıç noktası da aidiyetle alakalıdır. İnsanın anlayışı tâ oradan başlar.

Merhum Tahir Ongun Hoca’nın da kendisini nisbet ettiği, o ailenin bir ferdi gibi gördüğü ve hayatını oradan beslenişine göre şekillendirdiği daire –adından da anlaşılacağı üzere- Mevlevî ailesidir. Daha çocuk denilecek yaşta intisab ettiği bu kapıdan vefatına kadar ayrılmamış ve bu tesir yapmış olduğu her işte görülmüştür.

1877 yılında İstanbul’da başlayan ve 1951 yılında yine İstanbul’da nihayete eren bir hayat. Hac farizası ve birkaç resmi vazifenin haricinde belki de hiç İstanbul’dan çıkmamış. Padişahın yazı hocası Tahir Efendi’nin torunu, saray görevlileri olan Mustafa Safvet Efendi ve Emine Emsal Hanım’ın çocukları olan Tahir Ongun, bu güzel şehirde, ailesinden de aldığı terbiyenin de etkisiyle tam bir İstanbul beyefendisi olarak yetişmiştir.

İlköğrenimini mahalle mektebinde gördükten sonra Gülhane Askeri Rüştiyesi’ni bitirip Askeri Kâtipler Mektebi’nde okudu. Henüz on beş yaşında iken memurluğa başladı. Ancak iş güç sahibi olup dünya meşgalesinin artması da ondaki ilim ve irfan aşkını köreltmemiş aksine fırsat bulduğu her an kendisini uhrevi sahada da geliştirmeye gayret etmiştir. Hem askeri dairede memurluk yapıyor hem de Fatih Camii imam-hatibi müderris Mehmed Efendi ve Mesnevîhan Selanikli Mehmed Esad Dede Efendi’den Mesnevi dersleri alıyordu. Çok zeki olması ve kısa zamanda işin hakikatini kavraması hasebiyle kendisine Mesnevîhanlık icâzetnamesi verilmiştir. Bu derslerden aldığı manevi zevk sebebiyle daha on yedi yaşında iken Yenikapu Mevlevîhanesi’ne gidip şeriate ve tarikate sıkı sıkıya bağlı, ilme ve musikîye müstak Şeyh Celaleddin Dede Efendi’ye intisab etmiştir.

İntisabının sonra kısa bir süre içinde -Ertesi gün olduğunu söyleyen akademisyenler var.- Mesnevîhan Esad Efendi ile hac yolculuğuna çıkmıştır. Bu yolculuğunda hem diğer memleketler den gelen Müslümanlarla tanışma ve kaynaşma fırsatı bulmuş hem de dönüşte yanında getirmek üzere Hicaz ve Kahire’den kitaplar almıştır. Belki de bunca emek ve zahmetle elde etmesinden kaynaklanmıştır bilemiyorum ama kitaplarına o derece özen gösterir ve ehemmiyet verirmiş ki; “Kitap insanın sevgilisidir, insan sevdiğini bir başkasına ödünç vermez.” diyerek asla ödünç vermez, en yakınlarına bile bu konuda taviz vermez imiş.

Hac dönüşü bir kitapçı dükkanı açarak kitaplarla olan meşguliyetini artırma ve bu yola gönül vermişlerle hemhâl olma fırsatı yakalamıştır. Bu arada Resimli Gazete’yi çıkarmaya başlamış, ancak daha ilk sayısında kapak kısmına koyduğu Mevlevî sikkesi yüzünden gazete kapatılmıştır. Yapmış olduğu işe bu şekilde devam edemeyeceğini anlayan Tahirü’l Mevlevî –anne ve babasının eski saray görevlileri olmasının da etkisiyle- tekrar sarayda görev yapmaya başlar.

1901 senesinde öğretmenliğe başlar. Çeşitli okullarda Farsça, İslam Tarihi, Türkçe ve Edebiyat hocalıkları yaptı. Darüşşafaka ve Kuleli Askeri Lisesi’nde de görev yaptıktan sonra yaş haddinden emekliye ayrıldı. Memuriyetteki son görevi de Milli Eğitim Bakanlığı Kütüphaneler Müdürlüğü Tasnif Komisyonu’nda oldu ve bu vazifesi vefatına kadar devam etti.

Hocası Selanikli Mehmed Efendi vefatına kadar yaklaşık yarım asır, Fatih Camii’nde Mesnevî okutmuştur. Vefatından sonra Karahisarlı Ahmed Efendi bu derslere Süleymaniye Camii’nde devam etmiş, Ahmed Efendi’den sonra da “Mesnevîhanlık” vazifesi Tahirü’l-Mevlevî’ye tevdî edilmiş, kendi 1923-1925 yılları arasında haftada bir gün olmak üzere derslere devam etmiştir. 1948 senesinde bu görev tekrar kendisine verilmiş; önce Süleymaniye, daha sonra da Fatih Camii’nde vefatına kadar bu derslere devam etmiştir. Kendisinin kırk küsur eseri içerisinde en çok bilineni ve en kıymetlisi olan “Mesnevî Şerhi” de işte bu derslerin notlarıdır. Ne yazık ki tamamlamaya ömrü vefa etmemiş, eseri hitama erdirmek talebesi Şefik Can’a nasip olmuştur.
“Müslümanlıkta İbadet Tarihi, Edebiyat Lügati, Hind Masalları, Medrese-i İslâmiye Talebesine Tarih Hulâsaları, Başlangıcından Tanzimat Devrine Kadar Edebiyat Tarihimize Manzum Bir Muhtıra, Matbuat Âlemindeki Hayatım ve İstiklâl Mahkemeleri, Fuzulî'ye Dair, Müslümanlığın Medeniyete Hizmeti ve Kafkasya Mücahidi Şeyh Şamil'in Gazavatı” eserlerinden sadece bir bölümüdür. Mevlevî tarikatinin usullerine göre çıkarmış olduğu 1001 günlük çile esnasında yazmış olduğu mektupların toplanmasıyla oluşan “Çilehane Mektupları” adlı eser Mevlânâ ve Mevlevîlik hakkında önemli malumatlar içermektedir.

Hayatını Hz. Mevlânâ’nın ruhaniyetinden ve başta Mesnevî olmak üzere onun eserlerinde aldığı ilhamla ilim, irfan, aşk ve muhabbet sütunları üzerine bina etmeye çalışan bu büyük insan; memuriyetten esnaflığa, öğretmenlikten mesnevîhanlığa kadar ifâ ettiği her vazifede insanlara faideli olabilmeyi başarmış ve bir vesile tanışıp kaynaştığı herkes tarafından saygı, sevgi ve takdirle karşılanmıştır. Bu tabloya bakarak; “Allah bir kulunu sevdiği zaman onu bütün kâinata sevdirir.”  fehvasınca diyebiliriz ki Tâhirü’l-Mevlevî de Cenabı Hak tarafından sevilen ve O’nun (cc) katında makbul olan kimseler arasındadır. Cenabı Hak şefaatlerine nail eylesin. Merkez Efendi Kabristanı’nda bulunan kabri başındaki lahit taşına şu dörtlüğün yazılmasını vasiyet etmiştir:

Eli boş gidilmez gidilen yere
Rabbim boş gelmedim ben de suç getirdim
Dağlar çekemezken o ağır yükü
İki kat sırtımla pek güç getirdim

Bu ayki yazımızı hazırlarken abdera.com, rumimevle-vidergisi.blogcu.com, yasamoykusu.com ve merhum Şefik Can’ın hocası hakkında yapmış olduğu söyleşiden istifade etmiş bulunuyoruz. Cenabı Hak emeği geçenlerden ebediyen razı olsun.

 

gh logo           rahiask gri         rahiask logo             google play

Top
bursa escort , escort bursa , izmit escort , van escort